Kayserispor'un Yeni Transferi Güray Vural: ''Söylediğim her şeyi yaptım''
Asker bir babanın küçük oğlu olan Güray Vural, akılları kazanılan üç büyük sakatlık yaşadı.Tam 'iyiyim' derken dört yerinden kırılan bir bacak! Kötü günler yaşayan Güray Vural, hayallerini Trabzonspor’da gerçekleştiriyor.
Asker çocuğu olmak zor mu? Baban “Herkes kahvaltı masasında olacak!” diye sizi erkenden kaldırıyor muydu?
İki abim var, onlar da asker. Durum daha vahimdi yani (gülüyor). En çok erken yatmasak olay çıkardı. Bizimle daha çok annem uğraşırdı çünkü babamın dediği dedikti. “Babana söylerim!” dediği zaman hayat duruyordu.
Baban nasıl cezalar verirdi?
Fırça, dayak! Zaten korkusu yetiyordu.
Futbol oynamak için babana hiç karşı geldin mi?
Bir kere. Bana hem özel dersler aldırıyordu hem dershaneye gönderiyordu. Çünkü astsubay olmamı istiyordu. Bir seferinde “Bu sene sana son defa şans veriyorum. ÖSS’yi kazanamazsan seni evlatlıktan reddederim” dedi. O sene Denizlispor’a transfer oldum.
18 yaşında Denizlispor’a gittin ve orada senin için ciddi bir otorite yoktu. Bunun tadını çıkarttın mı?
Ufak tefek kaçamaklarım oldu. O da anca geç yatmak, istediğimi yemek gibi. En çok bir daha sınava girmeyeceğim için seviniyordum. Girdiğim hiçbir sınavda bir şey yapamamıştım
Denizlispor’dan önce Selimiyespor’da oynarken bir Denizlispor maçında hafızanı kaybetmişsin. Kendine gelmen ne kadar sürmüştü?
20 saatim kayıp!
Ne yapmışsın o arada? Arkadaşların neler anlatıyor?
O zaman Çaykur Rizespor’la sözlü bir anlaşma yapmıştım. Sürekli “İmza attım mı?” diye soruyormuşum (gülüyor).Uyumam da yasak! Arkadaşlar delirmiş. Ondan önce bir maçta 4 saatliğine gitmişti. Bir kere de Süper Lig’de yüzüme top geldiğinde gitti (gülüyor). O çok kısa sürmüştü.
18 yaşında amatör kümeden Süper Lig’e çıktın. Her şey nasıl bu kadar hızlı gelişti?
Scout’lar amatör kümelerdeki önemli maçları izliyor. Biraz da şans işi. Bu kadarını ben de hayal etmiyordum.
Denizlispor seni rezerv takımı için almıştı ama Güvenç Kurtar’ın vazgeçilmezi oldun. Nasıl sıyrıldın aradan?
Bana Denizli Belediyespor’a kiralık gönderileceğimi söylemişlerdi. Bunu duyunca tesislerini görmeye gittim. Biraz titiz olduğum için içimden “Ben burada kalamam” derken Güvenç Kurtar beni kampa götürdü, hazırlık maçlarında da iyi oynadım.
Denizli Belediyespor’un tesislerini görmen iyi mi oldu yani?
Onun da etkisi var (gülüyor).
Gittiğin otelde çarşafları yeniden değiştirir misin? Bilmediğin yerde yemek yemez misin? Titizlik başa bela mı?
O kadar değil de kaldığım yer önemli. Sehpanın üzerinde boş bardak filan olamaz, çöp olamaz, odamda dağınıklık olamaz. Eski oda arkadaşım Emin Aladağ bilerek odayı pisletirdi, ben temizlemekten yorulurdum. Yatakları, kirli çamaşırları hep ben topluyorum.
Atlattığın sakatlığın yanında bunlar eğlence kalıyordur. Süper Lig’e çıkmışsın, milli takımda oynamaya başlamışsın, transfer teklifleri alıyorsun ve tam bu sırada ayağın kırılıyor…
Evet, tek kemikte dört kırık vardı.
O sırada yanında olan arkadaşların senin bağıra bağıra ağlamanın etkisinden hâlâ kurtulamamış. Sen nasıl atlattın?
Anlatamam ki o acıyı! Fazla morfin karaciğere zarar verdiği için bir süre sonra azalttılar. Ayağıma taktıkları platin uyum sağlamadı. Daha bir sürü şey…
Şu anda o platin duruyor mu?
Duruyor ama iliğin içinde olduğu için hissetmiyorum. Bir de ayak başparmağıma koydukları vida yüzünden ayak parmaklarımın üçü kısaldı. Sinirlerim zedelendiği için parmaklarımı hissetmemeye başladım. O parmaklarım hâlâ kısa ama sorun olmuyor.
Parmaklarının kısalması dengeni bozmadı mı?
Onun için özel tabanlıklar yaptırdım.
O sakatlık sana çok insan kaybettirdi mi? Bir buçuk yıl az bir zaman değil…
Tek gerçek ailemmiş onu anladım. Maddi açıdan çok sıkışmıştım, futbolcu arkadaşlarımdan borç istedim, vermeyen çok oldu. Bir daha oynayamayacağımı düşünüp geriye alamayacaklarını sandılar.
Bu kadar dipteyken yeniden bir Süper Lig takımına nasıl transfer oldun?
Denizlispor’a döndüğümde 1. Lig’e düşmüştük ama takımın başında yine Güvenç Kurtar vardı. Beni tanıdığı için yeniden fırsat verdi. Şike davalarından dolayı lig geç başladığı için kampın uzaması da iyi oldu.
Akhisar Belediyespor’a nasıl geldin?
Sakatlıktan sonra 32 maçın tamamında oynadım. Hamza hoca da beni o dönemden tanıyordu. Beni o istedi.
Sen geldiğinde Akhisar Belediyespor ligin en tehlikeli takımı durumundaydı. 1. Lig’den geldiğin için risk almış olmadın ama bu senin için inanılmaz bir şans da değildi. Bütün futbolcular senin gibi geldi ve kendi şanslarını yarattı…
Bu doğru. Bütün takım geçmişinde kötü şeyler atlatmış oyunculardandı. Benim için daha iyisi olamazdı. Şimdi hedefim büyük takımlardan birinde ve milli takımda oynamak. Bugüne kadar yapacağımı söylediğim her şeyi yaptım. Bunu da yapabilirim!
Söyleşi: Hilal Gülyurt
http://www.roportajgazetesi.com/guray-vural-soyledigim-her-seyi-yaptim-c7061.html
Facebook Yorumları