Üst üste gelen yönetim krizleri, borç batağı, transfer yasağı, hiçbir kulübün kolay kolay altından kalkamayacağı “Ağır Sorunlar Yumağı” içinde, inatla mücadele ediyor.
İnatçı, inatçı olduğu kadar inançlı…
Baksanıza, “Bizim hayallerimiz var” diyor. Sadece kendi hayallerinden söz etmiyor, birlikte olduğu futbolcuları- iş arkadaşları ile birlikte, “Ortak” hayallerinden söz ediyor.
Birde romantik yanı var.
Kayserispor, Samsun’u 2-1 ile geçiyor, ilk mesajı, “Bizim hayallerimiz var” sözü gibi güzel ve ilginç. Bir o kadar da anlamlı..
Futbol adamlarından böyle sözler duymak zordur. “Mücadele ettik kazandık, hakkımızı aldık” der geçerler.
Çağdaş hocayı farklı kılan özelliklerinden biri de, bu yönü. Maçı kazanıyor. Futbolcuları ile birlikte tribünlerin önüne geliyor, taraftarları selamlıyor, saygıyla önlerinde eğiliyor, onlarla birlikte tezahürat yapıyor, üstünüze üstlük rakip takım taraftarlarını da alkışlayıp, onların da gönlünü alıyor ve bakın ne söylüyor.
Bir şarkı sözünden yola çıkıp, “Bizim hayallerimiz var” sözlerine, aynı doğrultuda çok anlamlı bir mesaj daha yüklüyor.
“Ben böyle yürek görmedim böyle sevgi
Şimdi çocuk büyümekte günbegün
Bütün hüzünleri okşadı birer birer
Gizli bir ümide sarılarak biraz küskün..”
Başkan Ali Çamlı’da, dememiş miydi?
“Bu adam çok romantik. Zaman zaman çok duygusallaşıyor” diye.
İşte, Samsun galibiyeti, Çağdaş hocaya böyle bir an daha yaşattı.
Bakınız, bu şartlar altında, Avrupa’nın en gözde liglerinden, “Trendyol Türkiye Süper Ligi” gibi bir ligde ayakta kalmak öylesine kolay bir iş değil.
Kayserispor, öylesine bir yapı oluşturdu, öylesine tecrübe edindi ki, bırakın küme düşme korkusunu, lig’de üstü sıraların takımı haline geldi. Geçtiğimiz yılı düşünün, puan silme cezasına rağmen, üst sıralardan ilk 10. Sıranın altına bile çekemediler.
İki yıldan bu yana tek transfer yok. Alt yapıdan gelen gençlerle idare ediyor. Gençlerde, sağlam geliyor. Teknik Direktör Çağdaş Atan, gençleri de çok iyi motive ediyor, takıma hazırlıyor ve saha ya sürüyor. Gidenler gitsin, Çağdaş Hoca’nın elinde tam da istediği gibi gençler var. Nitekim, dün en kritik dakikalarda tam 3 genç oyuncusunu sahaya sürdü. Hele hele o dakikalarda, Samsun’un beraberlik için Kayserispor kalesine gelrdiği anlarda 3 genç oyuncu Baran Gezek, Talha Sarıaslan ve geçen yıl büyük tecrübe kazanan Arif Kocaman’ı sahaya sürmek her teknik adamın harcı değildir.
Samsun, ligin yeni ancak köklü takımlarından birisi. Bir yerde, “Ligin kapalı bir Kutusu” gibi. Güçlü bir kadro kurmuşlar. Fofana, Mouldilmanji, Taylan Antalyalı, Emre Kılıç, Shindler gibi tecrübeli ve güçlü isimler var kadroda. Ancak, henüz uyumsuz bir kadro. Buna rağmen güçlü görüyorlar.
Kayserispor’da, geçen yıldan bu yanaş değişen fazla bir şey yok.
Hoca aynı, kadro aynı, yönetim aynı.
Müsabakanın ilk yarısı 3 gollü, durgun, ikinci yarısı hızlı, tempolu, heyecan verici ve zevkli geçti. Bu defa da gol yoktu.
Maçın en güzel değerlendirmesini yine, Çağdaş hoca yaptı.
“Bizim adımıza çok yorucu ve yoğun bir maç geride kaldı. Rakip bu ligde az denenen bir oyunla oynadı. Geçen sene şampiyon oldukları dönemde de, bu sene de 3 geride kalan 3 maçta da 3-5-2 pozisyonuyla sahaya diziliyorlar. Fofana'nın kanat oyuncusu olma özelliğiyle beraber biraz kendi sollarına doğru yatması, bizim bekimizle, stoperimizin arasına konumlanması maçtan önce bizi biraz düşündürüyordu. Oyuncularım oyunu tamamen kontrol
etti. Bölüm bölüm topa çok iyi sahip olup, çok iyi atak geliştirdik. Bölüm bölüm beklemeyi tercih ettik. Bire bir eşleştiğimiz pozisyonda gol yedik. Öne geçtikten sonra temkinli durmayı düşündük. Bence bugün sahada konumlanmalarımıza biraz daha dikkat etseydik bizim için çok daha keyifli bir maç olabilirdi."
Alınan bu puanlar, hele hele böylesi maçlarda kazanılan puanlar çok önemlidir. Ligin ilerleyen haftalarında, mücadelenin daha da hızlandığı haftalarda, kendi sahanızda alacağınız 3 puanlar, “Altın” değeri taşıyacaktır.
Kayserispor, 3. Haftanın namağlup takımı.
Antalya’dan da namağlup dönerse kimse şaşırmasın..
Üstün Tuncer
Facebook Yorumları